7 Kasım 2011 Pazartesi

Tatlı Dillim


İyi bayramlar çok.
Akşam akşam Behzat Ç.'den geliyorum çok gazım! Her neyse. Geçen gün yine bayramın ilk günü kimseye ziyarete gitmemiş bir şekilde tembel tembel TV sörfü yaparken bu filme denk geldim Kanal 7'de. Önceden tamamını izleyememiştim. Tarık Akan ve Filiz Akın ve sanırım herkes bu filmdeydi. Şunu da söylemeliyim ki ben hayatımda böyle salak bir film görmedim. Ama filme bayıldım. Ne güzel iş yapmışlar lan çok tatlı bir film. Konu monu acayip, klişe dolu ve süper. Yine bu filmin de "theme song"u (filmle aynı isimli) mükemmel olmuş. Filmi üzerine yapmışlar zaten. Bu arada film müziği olarak da Mozartlar Şubertler havada uçuşuyor enteresan geldi.

İzin verirseniz (iyice havaya girdim) şunu da diyeyim Filiz Akın neymiş öyle yahu. Bu kadın nasıl kaynamış arada? Ya yine ünlü ama Türkan Şoray falan nasıl geçmiş ki bu ablayı? Böyle bir güzellik yok. Hani Beren Saat dışındaki günümüz Türk kadın starların güzel olma ama seksiliğin yanından bile geçmeme halleri var ya. Silikonların bile kurtaramadığı... Kadın tanrıça gibiymiş! Ne yapalım olmuş artık.


Ayrıca filmden bir sahne anlatmam gerekiyor. Şimdi köyde Ferit ile Emine şehirli oldukları için her şey bunlardan soruluyor, ayrıca Ferit doktor. Yani tıbbı bitirmiş. Ama sonra baskete kaymış. Anlayacağınız TUS mus yok ortada. İşte bunlar oradayken köyde tabii ki difteri salgını çıkıyor. Hıyar da serum takıp iyileştiriyor çocukları. Bense ukala ukala sırıtarak, "salak, serumla mı geçirecen salgını. Bu eskiler de amma safmış la" diyorum. Aklıma sevgili lise revir teyzemizin bütün hastalıkların çaresi, her derde deva "buz"ları geliyor. Neyse şimdi baktım da harbiden geçiyormuş bu difteri serumla. Bilimsel bir olayı varmış. Yine patladım anlayacağınız.
Tatlı rüyalar..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder